Büyük savaş sonrası Almanya'da geçen film, trenlerde iş bulan bir Amerikalının öyküsü ile açılıyor. Amcası ile beraber çalışan Leopold Kessler savaşın kalıntıları üzerinde hayatının yönünü belirleyecek bir aşk ilişkisine girer.
Avrupa, öyküsü ile ön plana çıkan bir yapım değil. Savaş sonrası Avrupa, karakterler ve hepsini kucaklayan tekinsiz ve belirsiz atmosfer, filme damgasını vuruyor. Lars Von Trier'in filmle yarattığı etki neredeyse hipnoza yaklaşıyor. Öyküsünün belki de zorunlu kıldığı koyu gerçekliğe rağmen gerçeküstü bir atmosfer yaratan son derece önemli bir deneme.
Avrupa, öyküsü ile ön plana çıkan bir yapım değil. Savaş sonrası Avrupa, karakterler ve hepsini kucaklayan tekinsiz ve belirsiz atmosfer, filme damgasını vuruyor. Lars Von Trier'in filmle yarattığı etki neredeyse hipnoza yaklaşıyor. Öyküsünün belki de zorunlu kıldığı koyu gerçekliğe rağmen gerçeküstü bir atmosfer yaratan son derece önemli bir deneme.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder